Köyümüzün Amcıkları, İzmirin Amcıkları... (30) (Harun 22 Y., İzmir)
Alexandra ile
uzunca öpüştükten sonra yatağa devrildik. Onu sırtüstü
yatırıp, boynunu boğazını öperek terlemiş
göğüslerine indim. Göğüsleriyle yeniden ilgilenmem hoşuna
gitmişti, yine zevk aldığını belirten sesler
çıkarıyordu. Terlemiş olmasına rağmen
göğüslerinde halen Şeftali tadı vardı. Uzunca bir süre
göğüslerini yalayıp emdikten sonra göbeğine geçtim. Göbek
çukurunu dillediğimde, Alexandra kıkırdamaya başladı.
Göbek çukurundan gıdıklanıyordu. Bunu anlayınca,
inadına biraz daha dilledim göbek çukurunu. "Hayır Harun! Bunu
yapmıyorsun! Hayır Harun!" deyip çırpınmaya
başlayınca dilimi çekip kafamı kaldırdım. Gülmekten
gözlerinden yaşlar gelmişti kadının. Sakinleşmesi bir
iki dakika sürdü.
Sakinleşince,
ben de nihayet amına indim. Epey bir inceledim klitoris Piercing'ini.
Kadınlarda klitorisin çok hassas ve narin bir nokta olduğunu
bildiğimden, fazla çekip çekiştirmeden nazikçe elliyordum
Piercing'ini. Sonra haşlanmış Nohut iriliğindeki
klitorisini yalamaya başladım. Dudaklarımın arasına
almış oynuyordum, hem klitorisi ile hem de Piercing'i ile.
Klitorisini emmeye başladığımda, Alexandra da ellerini
saçıma geçirmiş, "Evet, öyle yapıyorsun Harun! Mmmmhhh, çok
güzel!" diyordu. Rahat bir 10 dakika emdikten sonra, ne alemde diye
kafamı kaldırıp baktığımda, herhalde artık
sikmek istediğimi düşünmüş olmalıydı ki, "Devam
ediyorsun Harun, daha değil!" dedi.
Ben de zaten onu
yalayarak bir kez orgazm etmeden sikmeye niyetli değildim. Tekrar yumuldum
amına ve klitorisini yalamaya devam ettim. Bu sefer amını da
parmaklıyordum. Amının deliği çok genişti,
parmağımın içine girip çıkmasının nerdeyse hiç
etkisi olmuyordu. Onun için amına soktuğum parmak
sayısını birden üçe çıkardım. Şimdi biraz daha
sesli inlemeye başlamıştı Alexandra. Ama daha orgazm
olmaktan çok uzaktı. O sırada valizlerin ordan poşet
hışırtısı gelince o tarafa baktım. Gustav banyoda
işini bitirmiş, yıkadığı Straponu poşete
koyuyordu. Alexandra da o sese doğrulmuştu. "Gustav o
poşeti getiriyorsun buraya!" dedi...
Poşet
gelince, Alexandra içinden kalınca ve tırtıklı bir Vibratör
çıkardı. Vibratörün ucunu ağzına alıp
ıslattıktan sonra Vibratörün arkasındaki düğmeyi çevirdi ve
amına soktu. Vibratör sinek vızıltısı gibi bir ses
çıkararak titreşiyordu amında. Alexandra
kaldırdığı bacağının altından elini
atarak Vibratörü sapından tuttu, amına sokup çıkarmaya
başladı ve "Sen klitorisimi yalamaya devam ediyorsun
Harun!" dedi. İkiletmedim, yumuldum klitorisine...
Birkaç dakika sonra
Alexandra böğürür gibi bir ses çıkararak titremeye başladı.
Öyle bir titriyordu ki, ben artık klitorisini yalayamıyordum. Derken
aniden Vibratörü amından çekti ve işer gibi amının
sularını suratıma püskürttü. Ağzım yüzüm am suyu
olmuştu. Tam bitti derken Vibratörü yeniden soktu amına ve
hızlı hızlı sokup çıkarmaya devam etti. Ve yeniden
püskürttü amının sularını. Bunu 2 kere daha
tekrarladıktan sonra Vibratörün titreşimini kapatıp yanına
bıraktı. Sonra da ağzımdaki yüzümdeki am sularını
yalayıp, öpüştü benimle. Elini yarağıma atıp,
"Gustav, Kondom!" dedi.
Bunu duyunca biraz
canım sıkılmıştı, Prezervatif takıp sikmeyi
hiç sevmiyordum. "Bu gerçekten şart mı, öyle zevk
almıyorum?" dedim. Ama Alexandra, "İtiraz etmiyorsun Harun,
şart! Ama daha sonra istersen götten kondomsuz sikebilirsin!" dedi.
Ben tabii Alexandra'nın götünü de sikebileceğimi, üstelik
Prezervatifsiz sikebileceğimi duyunca hemen yelkenleri suya indirdim ve
"OK!" dedim. Gustav elinde bir kutu Prezervatifle geldi. Kutudan bir
tane çıkarıp, açtı. Ben Alexandra takacak Prezervatifi
yarağıma diye beklerken, bu işi Gustav'ın yapmasına
canım sıkılmıştı. Bir erkeğin
yarağıma yakın olmasından, dokunmasından
hoşlanmıyordum. Ama Gustav ibnesi hazır fırsatını
bulmuşken yarağımı bir güzel okşaya okşaya
taktı Prezervatifi yarağıma...
Gustav çekilince,
Alexandra beni de üzerine çekerek sırtüstü yattı yatağa,
bacaklarını ayırdı. Yarağım bacak arasına
gelecek şekilde uzanmıştım üstüne ve öpüşüyorduk.
Alexandra altımda belini biraz kaldırınca,
yarağımın başı amına girmişti.
Bacaklarını havaya kaldırıp belime dolayınca yarağımın
gerisi de girdi. İçinde biraz hareketsiz kalıp, öpüşmeye devam
ettik. Sonra biraz doğruldum ve amına girip çıkmaya
başladım. Ama böyle pek rahat sikemiyordum, onun için
bacaklarını belimden alıp omuzlarıma koydum. Şimdi
olmuştu işte, bu pozisyonda hem hızla pompalayabiliyordum
amına, hemde dibine kadar köklüyordum. Pompalarken öne
eğildiğimden, o Kısrak gibi Alexandra da altımda iki büklüm
oluyor ve götü yataktan bir karış yükseliyordu...
O anda
aklıma, şu anda siktiğim kadının Jürgen'in ablası
olduğu gelmiş ve iyice hızlanmıştım. Alexandra'nın
amına öyle bir hırsla basıyordum ki, sanki Jürgen'den bir
çeşit intikam alıyordum. Herhalde bir 10-15 dakika siktim bu
şekilde. Daha da devam edebilirdim sikmeye, ama Alexandra aniden beni
göğsümden ittirdi, bacaklarını omzumdan indirip, hafifçe
doğruldu, klitorisini deli gibi sıvazlayıp, yine
amının sularını püskürterek orgazm oldu. Bu sefer
göbeğimi sulamıştı amının suları. Alexandra
bir süre de parmaklarını amına sokup çıkardıktan
sonra, kendini geri sırtüstü yatağa attı. Gözlerini
kapamış, burnundan nefes alıp verirken, göğüsleri de inip
kalkıyordu. Hayretle baka kalmışım...
Kendine
geldiğinde doğrulup yarağıma baktı. Herhalde
boşalıp boşalmadığımı anlamak istiyordu.
Dizlerinin üzerine dikildi, eliyle yoklayıp yarağımın
sertliğini kontrol ettikten sonra, Prezervatifi yarağımdan
çıkardı. Eğilip yarağımı biraz yaladıktan
sonra, "Ağzımla boşaltayım mı, yoksa götümü mü
sikmek istersin?" diye sordu. Bana göre bu soruyu sorması çok
gereksizdi. Hiç tereddüt etmeden, "Götünü sikmek istiyorum!" dedim.
"OK! Ama Gustav videoya kaydedecek!" dedi. İçimden (Hassiktir,
bu da nerden çıktı amına koyum!) dedim. Normalde böyle
şeyleri ben yapardım, kendimi garantiye almak için. Bunu kabul etmem
halinde, o görüntülerle ne yapacaklarını bilmiyordum...
Ben tereddüt
edince, Alexandra, "Merak etme, yüzün görünmeyecek! Bunu özel
arşivimiz için istiyoruz. Daha sonra Gustav'la seyrediyoruz, çok zevkli
oluyor. İstersen çekilecek videoyu kendine de kopyalayabilirsin!"
dedi. "O halde OK!" dedim. Gustav valizden Video kamerayla Tripodu
çıkarıp getirdi ve yatağın yakınına kurmaya
başladı. Alexandra da demin Straponu yağladığı
sıvıyla yarağımı yağladı. Artık o
sıvının ne özelliği varsa, yarağım rüzgarda
kalmış gibi serinlemişti. Gustav, "Tamam, kamera
kayıtta!" deyince, Alexandra götü yandan tam kameranın
görüş açısına girecek şekilde yatakta dörtayak
domaldı. O sıvıdan eline bir miktar alıp, götünün
deliğine yedirdi iyice. Bunu yaparken iki parmağını sokup
çıkarıyordu deliği alıştırmak için...
Alexandra, "OK
Harun, hadi!" deyince dizlerimin üzerinde yanaştım
arkasına. Ama bir sorun vardı, Alexandra uzun boylu olduğundan,
bacakları da uzundu ve dolayısıyla göt deliği
yarağımın hizasının bir karış üstünde
kalmıştı. Mecburen yatağın üzerinde ayağa
kalktım. Göbeğime yapışmış
yarağımı elimle aşağı doğru bastırarak
dizlerimi kırdım, götünün hizasına inene kadar çöktüm. Bir
elimle yarağımı aşağı bastırırken,
öteki elimle götünün yanaklarını ayıramıyordum. Bu
pozisyonda dizlerim de ağrımaya başlamıştı. Biraz
uğraştım, ama bir türlü Alexandra'nın götüne
sokamayınca, Gustav yardım etmek için yanımıza geldi.
Gustav
Alexandra'nın götünün yanaklarını iki eliyle yanlara
ayırınca, Alexandra'nın göt deliği meydana çıktı.
Ve ben de nihayet yarağımı sokabildim. Birden hepsini
sokmuştum. Alexandra, "Iıhhh! Yavaş Harun!" dedikten sonra
sesini kesti. Gustav ellerini çekmiş, ama gitmemişti, yarağımın
Alexandra'nın götüne giriş çıkışını yakından
seyretmek istiyordu galiba. Ben Jokey gibi kalkıp inerek, sikmeye
başladım Alexandra'nın götünü. Ara sıra yarağım
pırtıp çıkıyor, Gustav hemen elini yarağıma
atıp geri yerleştiriyordu karısının götüne. 10-15
dakikadır sikiyordum. Ama pozisyonun zorluğundan istediğim gibi
hızlanamıyordum. Ayrıca sürekli çöküp kalkmaktan dizlerim de
ağrımaya başlamıştı.
Artık
dizlerimin ağrısı dayanılmaz hale gelince, durdum.
Yarağımı götünden çıkarıp, yatağın
kenarına oturdum. Alexandra, "Ne oldu?" diyerek dönüp
baktı. Ona, "Dizlerim ağrıdı, pozisyon
değiştirelim, sen üste geç!" dedim. Alexandra, "OK!" deyip
yataktan indi. Gustav da halen kayıtta olan kameranın arkasına
geçip, kamerayı yarağımı görecek şekilde
ayarladı.
Alexandra o
yağdan eline biraz döküp, yarağımı yağladı. Sonra
sırtı bana dönük bir şekilde kucağıma
yaklaştı, bir eliyle yarağımı tutup götünün
deliğine ayarladıktan sonra, sandalyeye oturur gibi
kucağıma oturdu. Ve dibine kadar götüne alınca, derin bir,
"Ohhhh!" çekti. Önce kucağımda götünü değirmen
taşı gibi kıvırıp, iyice yerleştikten sonra da
kalkıp oturmaya başladı. Ben de iki elimle belinden tutup,
oturup kalkmasına yardımcı oluyordum. Alexandra bir süre hızlı
hızlı zıpladıktan sonra, iyice yavaşlayıp, belindeki
sağ elimi tutup klitorisine götürdü. Okşamamı istiyordu belli ki.
Alexandra
yavaş yavaş oturup kalkarken, ben de aynı anda klitorisini
okşamaya başlayınca, "Ohhh, jaaa, ja, mmmhh, jaa!"
diyerek orgazm olacağının sinyalini de vermişti. Çok
geçmeden de kendisini geriye atarak kasılmaya ve sarsılmaya
başladı. İnleye inleye orgazm oluyordu. Orgazm olurken de
büzüğünü sıkıp sıkıp gevşetiyordu. Ben de fazla
dayanamadım ve böğürerek götünün içine fışkırttım
döllerimi. Yarağım halen götünün içinde kalp gibi atarken, Alexandra üstüme
iyice yattı. Sırtı göğsüme yapışmış, iri
vücudunun ağırlığı altında zor nefes
alıyordum.
Orgazmın
etkisi hafifleyince Alexandra üzerimden yavaşça doğruldu. Sonra da
öne eğilerek kıçını hafif hafif yükseltti. Kıçını
biraz daha kaldırınca, yarağım da götünden Şampanya
şişesinin mantarı gibi çıktı. Götünden akan döllerim
yarağıma ve taşaklarıma damlıyordu. Alexandra elini göt
deliğine kapatıp banyoya gitti, klozete oturur oturmaz da osuruk
sesleri duyuldu. Yatakta doğrulduğumda, Gustav da kamerayı
kapatıp banyoya gitti. Demin bizi izlerken kalkık duran siki şimdi
sönmüştü. Yine küloduna boşalmıştı, külodu
vıcık vıcık ıslaktı.
Benim de
yarağım sönmüştü. Elimi taşaklarımın altına
tutarak ben de banyoya gittim. Alexandra halen klozette oturuyordu. Gustav ise sutyen
ve külodu çıkarmış, duşa girmişti. Ben de duş
alacaktım, fakat Gustav'la birlikte yıkanmak istemediğimden, o
işini bitirip çıkana kadar beklemeye karar verdim. Alexandra tuvalet
kağıdıyla götünü silip, kalktı, sifona bastı. Bana
gülümseyerek lavaboya geçti. Ellerini yıkarken aynadan bana bakıp halen
gülümsüyordu.
Gustav'ın
duştan çıkmaya niyeti yok gibiydi. Alexandra da yanına duşa
girip, bana, "Sen de gelsene!" dedi. "Yok, ben odamda
yıkanırım!" deyip, raftaki bornozlardan birini aldım.
Bornozu giyerken, Alexandra, "Yıkanıp geri gel ama,
çektiğimiz videoya bakarız!" dedi. "Tamam!" deyip
çıktım, kendi odama geçtim. Yıkandıktan sonra, yine üzerimde
bornozla onların odasına geçtim.
Gustav yeni bir külot
sütyen giymişti. Alexandra'nın ise sadece gecelik vardı üzerinde,
külot falan yoktu. Yatağa oturmuşlar, ellerinde kamera, çekilen
videonun başlangıcını bulmak için uğraşıyorlardı.
Ben de bornozu çıkarıp, boxerimi giydim. Alexandra'nın yanına
oturdum. Alexandra videonun başlangıcını bulduğunda, oynatma
düğmesine bastı ve kameranın küçük monitöründen izlemeye
başladık...
Gayet güzel
kaydetmişti herşeyi, yüzüm de görünmüyordu videonun hiçbir yerinde. Büyük
bir heyecanla izledim sonuna kadar. Video bittiğinde, hemen Laptopuma kopyalamak
istediğimi söyledim. Alexandra, "OK!" deyip, tekrar videonun başlangıcını
bulmaya çalışırken, Gustav da valizden kameranın bağlantı
kablolarını getirdi. Alexandra, kablonun nasıl
takılacağı ve videonun nasıl Laptopa kopyalanacağı
hakkında kısa bir tarif yaptıktan sonra kamerayı verdi. Gayet
basitti, bir iki düğmeye basınca kopyalama işlemi
başlayacaktı. Alexandra, "Biraz uzun sürer, kopyalamaya
başlayınca gel, başında beklemene gerek yok!" dedi.
"OK!" deyip, kamerayı ve kabloları aldım, odama
gittim.
Laptopumu
açtım, kameranın kablolarını Laptopa bağladım. Ve
tarif ettikleri düğmelere bastım. Ama herhalde yanlış bir
şey yaptım ki, kamera içindeki kaseti hızla en başa sarmaya
başladı. Bir an, gidip yanlış yaptığımı
söyleyim diye düşündüm, ama kaset başa sardıktan sonra
Laptopumun ekranında kopyalama işleminin başladığına
dair bir mesaj çıkınca rahatladım. Kopyalama işlemi devam
ederken odamdan çıkıp, kapıyı kilitledim ve onların
odasına geçtim.
Üçümüz de yatakta
oturduk, Viski içmeye, sohbet etmeye devam ettik. Özellikle Gustav'la
yakınlaşmamak için, Alexandra'nın öbür tarafına
oturmuştum. Herifin ilk fırsatta orama burama dokunacağı
ihtimali rahatsız ediyordu beni. Bir şişe Viski bitmişti. İkinci
şişeyi açmak istediklerinde, "Benden bukadar! Ben artık gidip
yatayım, uykum geldi!" dedim. Ama Alexandra, "Burda yat bizimle,
yatak büyük, üçümüz de sığarız!" diye ısrar edince,
"OK!" dedim. Alexandra ortamızda, yattık, uyuduk...
Uykumun en
tatlı yerinde yarağımda bir ıslaklık, bir
sıcaklıkla uyanır gibi oldum. Biri yarağımı
emiyordu sanki. Alexandra emiyordur diye düşündüm. Gözlerimi açacak halde
değildim. Yarı uyanık, yarı uykuluydum. Rüya görüyor
gibiydim. Sonra aklıma, bunun Gustav olabileceği geldi, ama o anda yarağımın
emilmesinden aldığım zevk okadar çoktu ki, gözlerimi açıp
bakma zahmetinde bile bulunmadım. Yarağımı emenin
ağzına boşaldım ve yeniden uykuya daldım...
Bilmem kaç saat sonra da,
Alexandra'nın, götünü yarağıma bastırmasıyla uyandım. 66
pozisyonundaydık. Üzerimde boxerim yoktu, ne zaman ve nasıl
çıkardığımı hatırlamıyordum. Hoş, ben
mi çıkardım, onu bile bilmiyordum. Alexandra götünü
yarağıma biraz sürttükten sonra elini arkaya attı,
yarağımı tutup götünün deliğine yerleştirdi ve
kendisini geriye bastırdı. Ben de kendimi ona doğru
bastırınca, yarağım götüne köküne kadar girdi. İçinde
biraz durup, gidip gelmeye başladım. Elimi öne, göğüslerine
attım, göğüslerini okşarken, boynunu boğazını
öpüp yalayarak, götünü sikiyordum. Alexandra da elini klitorisine
atmış okşuyordu...
Bizim
hareketlerimize ve inlemelerimize Gustav da uyanmıştı. Kalktı, yataktan indi. Uyku sersemi bir
hali vardı. Onun da siki kalkmış, sikinin
başı tanga külodundan dışarı
çıkmıştı. Birşey demeden banyoya gitti. Az sonra
işeme sesi, sonra sifon sesi geldi. Sonra başka sesler geldi, herhalde
31 çekiyordu. Banyo arkamdaydı, ne yaptığını
göremiyordum. Bana ne, benden uzak dursun da ne yaparsa yapsın ibne
kılıklı herif deyip, Alexandra'nın götünü sikmeye konsantre
oldum. Kanırta kanırta sikiyordum. 10-15 dakika sonra Alexandra'nın
klitorisini okşayan eli iyice hızlandı. İnlemeleri de
yükselmişti. Orgazm oluyordu. Yine büzüğünü kasıp
gevşetmeye başlamıştı. Omuzbaşına
dişlerimi geçirip, göğüsucundaki Piercing'le oynayarak, ben de götünün
içine fışkırttım döllerimi...
[Harun]
Köyümüzün Amcıkları
Tüm Bölümleri
|